Plaka |
Şehir |
Kod |
Bilgi |
01 |
Adana |
322 |
Adana’ya ait en eski yazılı kayıtlara ilk olarak, Anadolu’nun en köklü medeniyetlerinden olan Hititlerin Kava Kitabelerinde rastlanmaktadır. Bu kabilelerdeki bir yazıtta Adana ve çevresinden Uru Adania
(Adana Beldesi) olarak bahsedilmektedir.
Adana için kullanılan isimlerin karışıklıklara sebep olması nedeniyle 1878 yılında yayınlanan bir fermanla yöre adının Adana olarak yazılmasına karar verilmiştir. |
02 |
Adıyaman |
416 |
Eskiden yaşamış yedi yiğit kardeşe verilen isim olan “yedi yaman” dan gelmektedir. Hikayeside var bunun işte bu yedi yaman zamanla Adıyaman olmuş |
03 |
Afyonkarahisar |
272 |
Afyon türkülerinde sık sık "Hisar" sözcüğü geçer. "Hisarın bedenleri çevirin gidenleri" Bu hisar sözcüğünün Afyon türkülerinde sık sık
yinelenmesi nedensiz değildir. Eski adı Akroenos olan şehri Selçuklular uzun süren bir kuşatmadan sonra ele geçirdiler. "Hisar" kuşatma anlama gelir. Acılarla
elde edilen yere "Karahisar" dediler ve orada, kara taşlardan bir kale kurdular. Onaltıncı yüzyılda bölgede afyon yetiştirlmeye başlayınca, Karahisar'ın başına bir de Afyon eklendi ve şehir "Afyonkarahisar" adını aldı. |
04 |
Ağrı |
472 |
İsmi sınırları içindeki "Ararat" dağından alır. Çok eski
çağlarda yeryüzü korkunç bir su baskınınına uğradı. (Nuh Tufanı) Nuh peygamber bütün canılardan bir çifti alarak bir gemiye bindirdi. Gemi Cudi
(İslam kaynaklarına göre) (Hristiyan kaynaklarına göre de Ararat -Ağrı) dağına kondu. Ararat, önce aran sonra da Ağrı adını aldı. |
05 |
Amasya |
358 |
Amasya şehrini tarihçi Strabon'a göre Amazon karalı Amasis kurdu ve ona Amasis kenti anlama gelen "Amasesia" ismini verdi. |
06 |
Ankara |
312 |
İslam kaynaklarında Ankara'nın adı Enguru olarak geçer. Kimilerine göre Ankara sözü Farsça "Üzüm" anlama gelen Engür'den, ya da Yunanca'da Koruk
anlama gelen"Aguirada'dan türemiştir. Bazılarına Hint-Avrupa dillerindeki "Eğmek" anlama gelen Ank ya
da Sankskritçe de; "Kıvrıntı",, anlama gelen ankaba'dan veya Latince'den çengel anlama gelen uncus'dan türediği ileri sürülmektedir. Frig dilinde Ank "engebeli, karışık arazi anlama gelir." Şehrin diğer isimleri; Ankyra,
Ankura, Ankuria, Angur, Engürlü, Engürüye, Angare, Angera, Ancora, Ancora ve son olarak Ankara şeklini almıştır. |
07 |
Antalya |
242 |
MÖ ll.ci yüzyılda Bergama karalı Attalos ll tarafından kuruldu. Şehir önceleri ismini kurucusundan aldı ve Attaleia adıyla anıldı. Daha sonra bu isim Adalia, Antalia ve en son Antalya şekline dönüştü. |
08 |
Artvin |
466 |
İskitler tarafından kuruldu. Artvin sözü iskitçe'dir. |
09 |
Aydın |
256 |
İlk olarak Argoslar tarafından kuruldu. Anadolu beylerinden Aydınoğlu Mehmet bey'den aldı. Aydın, Mehmet beyin babasının ismidir. |
10 |
Balıkesir |
266 |
Şehrin adının eski hisar anlama gelen Paleokastio'dan türediği sanılmaktadır. Halk arasında dolaşan bir söylentiye göre de balı çok anlama gelir. Çünkü Kesir Arapça'da çok anlama gelmektedir |
11 |
Bilecik |
228 |
Bizanslılar döneminde burada Bilekoma adlı bir kale vardı. Osman bey burayı alınca bu adı Bilecik olarak adını verdi. |
12 |
Bingöl |
426 |
Buradaki çok göllerden dolayı bu isim kendisine verildi. |
13 |
Bitlis |
434 |
Kimi tarihçilere göre, "Bageş" ya da "Pagiş" sözcüklerinden türemiştir.
Kimilerine göre de Büyük İskender'in komutanı "Lis" ya da "Badlis" burada bir kale kurmuş. Bitlis sözcüğü bu komutanın isminden kaynaklanıyormuş. |
14 |
Bolu |
374 |
Önceleri Bithynion Romalılar döneminde ise Claudiopolis adı verildi. Türkler burayı alınca Claudiopolis sözcüğünü kısaltıp sadece polis
dediler. Daha sonra bu da halk dilinde değişerek Bolu oldu. |
15 |
Burdur |
248 |
Eski adı Askaniya'dır. İsmini yanında kurulmuş olduğu Burdur gölünden alır. |
16 |
Bursa |
224 |
Eski çağlardaki Bitinya bölgesinin başkentidir. Buraya kurucusu Bitinya kralı Prusias'ın adı verildi. (MÖ:ll.yüzyıl) |
17 |
Çanakkale |
286 |
Marmara ve Ege denizlerini birleştiren Boğaz'daki şehir ve kasabaların en büyüğü ve il merkezidir. Boğazın doğu kıyısında ve en dar yerinde kurulmuştur. Burada denizini şekli tıpkı bir çanağı andırır. Bugünkü ismini
buradan alır. |
18 |
Çankırı |
376 |
İlkçağda "Gangra" kalesinin eteğinde kuruldu. İsmini Gangra kalesinden alan Çankırı'ya yakın zamana kadar Çangırı ve Çenğiri deniliyordu. |
19 |
Çorum |
364 |
Rivayete göre Çoğurum kelimesinden türetilmiştir. Bu da bölgede zamanında Rumların çoğunluğu oluşturmasından kaynaklanmaktadır. |
20 |
Denizli |
258 |
Deniz-ili kelimelerinin birleşmesinden oluşmuştur. İl eski Türkçe'de ülke, memleket anlama gelir. Yani deniz memleketi denilir. Bir diğer rivayete göre de kelimenin aslı domuz-ili'dir. Bu da bölgede domuz çokluğundan
kaynaklanmaktadır. |
21 |
Diyarbakır |
412 |
Bakır ülkesi anlama gelmektedir. Bu ismin kaynağı Diyar-ı Bekir'dir. Bekir'in memleketi anlama gelir. Bunun nedeni de Bekir b. Va'il adlı Arap göçebe boyunun buraya yrleşmiş olmasından kaynaklanır. Diyarbakır'ın eski adı Amid veya Amed'dir. Gelen veya bizim anlama gelir. Dede Korkut kitabında Amid'e Hamid de denilmiştir. |
22 |
Edirne |
284 |
Romalılar döneminde imparator Hadrianus tarafından kurulduğu için şehir "Hadrianopolis" dını alır. Hadrianus'un şehri anlama gelen bu sözcük,
sonradan değşimlere uğrayarak Edirne halini aldı. |
23 |
Elazığ |
424 |
1834 yılında Mezra denilen yerde kuruldu.1862 yılında buraya o sıradaki padişah Abdülaziz'in onuruna "Mamuretülaziz" adı verildi. Bu ismi uzun bulan
halk onu Elaziz olarak kısalttı. 1937 yılında Elazığ'a çevrildi. |
24 |
Erzincan |
446 |
Erzincan ovasından adını alır. Ezirgan diye halk tarafından söylenir. Buranın eski adı Eriza'dır. |
25 |
Erzurum |
442 |
Ardı Rum kelimesinden gelir. Yani Rum toprağı demektir. Diğer bir rivayete göre de Selçuklular buraya Erzen-Rum demişlerdir. Erzen darı demektir. Şehir
o zamanlar bir tahıl ambarı olarak kullanılmıştır. |
26 |
Eskişehir |
222 |
Eski adı Doylaion'dur. 1080 yılında Türkler burayı ele geçirdi. 1175 yılında burasını Bizans geri aldı. Kılıçarslan bu şehri daha sonra geri alınca, ona
"Bizim eski Şehrimiz" anlama gelen Eski Şehir adını verdi. |
27 |
Gaziantep |
342 |
Şehrin eski adı Ayıntab'dır. Kelime anlamı, pınarın gözü
demektir. Halk bunu Antep olarak değiştirmiştir. Halk Kurtuluş savaşında Fransızlara karşı başarılı bir savaş verince 6 Şubat 1921'de çıkartılan bir yasayla Gazi
ünvanı verildi. |
28 |
Giresun |
454 |
Giresun ismi şehrin eski adı olan Kerasus kelimesine dayanmaktadır.İsmin kaynağı hakkında iki rivayet vardır. Bu rivayetlerden birincisi Kerasus''da bol miktarda yetişen kirazdan geldiği, ikincisi de yarınadanın denize doğru bir boynuz gibi uzaması sebebiyle eski Yunanca''da boynuz anlamına gelen Kerastan''dan üretildlğidir. Şehir Türk hakimiyeti döneminde bugünkü söylenilişiyle anılmaya başlanmıştır |
29 |
Gümüşhane |
456 |
Burada daha önceleri gümüş madenleri olduğundan, bu şehre Gümüşhane denilmiştir |
30 |
Hakkari |
438 |
İÖ.7000'den bu yana sürekli bir yerleşme yeri olan Hakkari yöresinin adına ilişkin ilk bilgilere, X.yy Arap tarih ve coğrafya kaynaklarında rastlanmaktadır. Ünlü Arap tarihçisi İn Havsal , yöredeki Hakkari yani Her-kariyan (Güçlü, savaşçı, edebilen) anlamına gelen ve o coğrafyada yaşayan boyların adıdır. |
31 |
Hatay |
326 |
9 Eylül 1936 tarihinde Fransa Suriye ile antlaşma yaparak Suriye'ye bağımsızlık verilmesini kabul etti, fakat özel statüye sahip İskenderun Sancağı'nın durumu göz ardı edildi. Bu durumda, Türkiye 9 Ekim 1936'da Fransa'ya nota verdi. Konu; Türkiye ve Fransa arasında alınıp, verilen notalar sonucunda varılan mutabakata göre Milletler Cemiyetine taşındı. Atatürk, 1 Kasım 1936'da T.B.M.M'nin açılışında sancak konusunda devletin tavrını açıkça ortaya koydu. Ertesi gün Atatürk sancağa Hatay adını verdi. Aralık 1936'da şeklini belirlediği Hatay Bayrağını Hataylılara armağan etti.
2 Eylül 1938 günü Hatay Devleti kuruldu ve Devletin adı Hatay olarak kabul edildi.
|
32 |
Isparta |
246 |
Bugünkü Isparta'nın yerinde ya da yakınlarında ilkçağda Baris adlı bir kentin olduğu ve Isparta adının Baris isminden geldiği düşünülmekte idi. Şehir ve civarında yapılan araştırmalarda herhangi bir kent kalıntısı olmadığı tespit edilmiştir. 1948 yılında L. Robert, bulduğu bir yazıtla bu antik kentin Keçiborlu-Kılıç Kasabası yakınında Fari'de olduğunu belirtmiştir. Isparta adının ilkçağdaki kökeni olarak Saporda adı üzerinde durulmaktadır. Polybiosda'ki (V.72) bir metinde Aynı yılın yazında, Selgelilerce kuşatılan ve zaptedilmek tehlikesiyle karşılaşan Pednelissos'un halkı Seleukos Prensi Akhaios'a ulak gönderip yardım istedi. Bu isteğin hemen kabul edilmesi üzerine Pednalissoslular yardım gelecek umuduyla yüreklendiklerinden, kuşatmaya inatla direnir oldular; Akhaiosda seferin komutanlığına Garyeris'i atayarak, onunla birlikte 6.000 yaya ve 500 atlıyı yardıma gönderdi. Selge liler bu kuvvetin geldiğini duyunca askerlerinin çoğuyla Basamaklar denilen yerdeki geçidi tuttular. Saporda'ya giriş onların denetimindeydi ve tüm geçit verebilecek diğer yerleri geçilmez hale getirmişlerdi yazmaktadır. Selge güney Pisidia'dadır. Pednelissos'un yeri kesin olarak tespit edilmiş olmamakla birlikte Selge civarındaki kentlerden birisi olduğu düşünülmektedir. Sardes (Salihli)de üstlenen Seleukos Prensi Akhaios bölgeye göndereceği yardım için Eumenia (Çivril), Apameia (Dinar), Isparta, Çandır yolunu kullanmış olmalıdır. Bu durumda Saportaya giriş onların denetimindeydi derken sözü edilen geçidin şimdiki Isparta civarında olabileceği ileri sürülmektedir. XIV. yüzyıl Arap kaynaklarında ilin bugün bulunduğu yöre Saparta olarak anılmakta, Isparta adının bu sözcükten geldiği sanılmaktadır. |
33 |
Mersin |
324 |
Mersin adının kökeni konusunda iki değişik görüş yaygın olarak kabul edilir. Bunlardan birincisi, civarda yetişen ve Akdeniz ikliminin tanıtıcı bir bitkisi olan Arapların da Hambales dedikleri Myrtus-Mersin ağacı nedeniyle bölgeye Mersin adı verildiğidir.
İkincisi ise Mersin adının bu bölgede yaşayan “Mersinoğulları veya Mersinoğlu” adındaki bir Türkmen ailesinden geldiğini kabul eden görüştür. Evliya Çelebi’de seyahatnamesinde bölgede yetmiş evli bir Türkmen ailesinin bulunduğunu ve bu ailenin adının da Mersinoğlu olduğunu belirtmiştir. Bir başka görüşe göre ise, Mersin adı bir bitkiden değil, yörede yaşayan Mersinoğlu adındaki aşiretten kaynaklanmaktadır. |
34 |
İstanbul |
212-216 |
MÖ. 658 yılında Megara kralı Byzas tarafından kurulduğundan bu şehre kurucusundan dolayı Bizantion adı verilmiştir. Roma imparatoro Marcus Avrelius döneminde imparatorun manevi babasının
adıyla "Antion" olarak anıldı. Bizans İmparatoru Konstantin bu şehri yeniden kurunca buraya kendi adını verdi. Şehre "Konstantin veya Konstanpolis" adı verildi. Araplar "Kostantiniye, Romalılar Konstantinopolis" demişlerdir. Daha sonra bu ismin kısaltılmış şekli olan "Stin-polis" deyimi kullanıldı. İşte İstanbul bu "Stin-Polis" şehrinden türetildi. Türkler burayı alınca Müslüman şehir anlamında "İslambol" adını verdiler. Fakat daha sonra İstanbul olarak değiştirildi. |
35 |
İzmir |
232 |
Şehrin asıl adı "Smyrna"dır. İzmir kelimesi smyrna'nın halk arasındaki kullanış şeklidir. Homeros destanlarında bu kent ismini Kıbrıs Kralı Kinyras'ın kızı Smyra'dan alır ve tanrıça Artemis İzmirli'dir. Kimi
kaynaklara göre de, İzmir şehrini ilk kuran Hititler değil,
Amazonlar'dır.
(Hititler de buraya Navlühun adını vermişlerdir. |
36 |
Kars |
474 |
MÖ: 130-127 yılında buraya yerleşen Karsak oymağından dolayı şehre kars adı verilmiştir. Kars kelimesinin anlamı ise deve ya da koyun yününden
yapılan elbise veya şal kuşağı anlama gelir. |
37 |
Kastamonu |
366 |
Şehrin eski adı "Tumana"dır. Buraya daha sonra Gas-Gas isimli bir kavim yerleşti. İşte Kastamonu Gas ve Tuman'ın birleşmesinden meydana gelmiştir. |
38 |
Kayseri |
352 |
Romalılar Mazaka adlı şehri alınca buraya Kaysarea adını verdiler. Yani İmparator şehri anlama gelir. Daha sonra Kayseri olarak halk arasında yayıldı |
39 |
Kırklareli |
288 |
İsmi, toprakları bünyemize katan 40 savaşçıdan gelir, diğer adları deliler veya akıncılar olarak bilinen bu savaşçılar kaleyi ele geçirirler fakat, buradan kurtulamayacağını önceden bilen bizanslıların toplu intaharı ile onlarda bu topraklarda hayatını kaybeder.
Akıncıların hücum ettiğini duyan bizans kale komutanı, bütün barut dolu fıçıları mağlubiyete düştüklerinde havaya uçurulmasını emreder, nitekim düşündüğü gibide olur ve fıçılarla birlikte herşey yerle bir olur. |
40 |
Kırşehir |
386 |
Kır ve Şehir kelimesinin birleşmesinden oluşmuştur. |
41 |
Kocaeli |
262 |
Orhan gazi döneminde bu bölgeyi feth eden Akçakoca isimli komutandan dolayı buraya Kocaeli denildi. |
42 |
Konya |
332 |
İsa'dan önce 47-50 ve 53 yıllarında Hıristiyan azizlerinden St.Paul burayı ziyaret etti ve şehir önemli bir dinsel merkez olarak gelişti. Bu nedenle Hıristiyanlar ona, "İsa'nın tasviri" anlama gelen "ikonyum" adını
verdiler. Abbasiler burayı alınca "Kuniye'ye" çevirdiler. Türkler bu ismi Konya olarak değiştirdi. |
43 |
Kütahya |
274 |
Frigler buraya "Katyasiyum veya Katiation" adını vermişlerdir. Daha sonra yöre halkı buraya Kütahya demiştir |
44 |
Malatya |
422 |
Hititler döneminde buranın adı "Meliddu"dur. Halk tarafından Malatya olarak değişmiştir. |
45 |
Manisa |
236 |
Yunanca Magnesya'dan gelmiştir. Türkler burayı alınca Manisa olarak şehrin ismini değiştirdiler. |
46 |
Kahramanmaraş |
344 |
Asıl adı Markasi'dir. Halk dilinde Maraş olarak değişmiştir.Kurtuluş savaşında Fransızlara karşı şehirlerini kahramanca savunduklarından meclis
tarafından ll Şubat 1922'de kahraman ünvanı verildi. |
47 |
Mardin |
482 |
Mardin adı Süryanice'de Marde'den geldiği rivayet edilir. Romalılar "Maride" Araplar ise "Mardin" adını vermişlerdir. Diğer bir rivayet göre ise
kürtçedeki Mer-din yani erkek, yiğit -görmek kelimesinden geldiği söylenmiştir. |
48 |
Muğla |
252 |
Eski adı "Mobolla"'dır. Türkler buraya daha sonra Muğla
demişlerdir. |
49 |
Muş |
436 |
Bir rivayete göre süryanice'deki suyu bol anlama glene Muşa'dan diğer bir rivayete göre ise Şehrin kurucusu "Muşet'den gelmiştir |
50 |
Nevşehir |
384 |
Onsekizinci yüzyıla kadar şehir bir köydü ve adı "Muşkara" idi. Daha sonra Nevşehirli Damat İbrahim Paşa köyünü geliştirdi ve yeni şehir anlamında
Nevşehir adını verdi. |
51 |
Niğde |
388 |
İlkçağda bölgede Nagdoslular adlı bir kavim yaşadığından bu şehre isimlerini vermişler.
Arap kaynakları şehre "Nekide veya Nikde" demişlerdir.
Halk ise şehre Niğde adını vermiştir. |
52 |
Ordu |
452 |
Eski adı "Kotyora"dır. Halk tarafından bu isim değişikliğe uğramıştır. |
53 |
Rize |
464 |
Kafkas kökenli bir kelime olduğu sanılmaktadır. |
54 |
Sakarya |
264 |
Adını sınırları içinden geçen Sakarya nehrinden alır |
55 |
Samsun |
362 |
Eski adı "Amisos"dur. Samsun ismi bu kelimenin halk arasından değiştirilmesidir. |
56 |
Siirt |
484 |
Siirt adının Keldani aslından geldiği ve şehir anlama geldiği söylenir. Diğer bir ravayete göre ise Sert kelimesinin bozulmuş şeklidir. |
57 |
Sinop |
368 |
Sinop adının ilk kez nereden türediği ve son biçimini nasıl aldığı üzerinde çok şeyler söylenmiş, değişik görüşler ileri sürülmüştür. Bu söylenti ve yazılı yorumlar zamanla çoğalmış, birkaç harf değişikliği ile birbirine benzer sözcükler ortaya çıkmıştır. Bu adlar kitaplara, dergilere ve gazetelere geçmiş, halk dilinde de konuşulduğuna göre buraya alacağız. Şimdi bunların bazılarını sıralayalım:
1. Sinope Irmak Tanrısı Osopos'un güzeller güzeli kızıymış. Rivayete göre mutlu bir hayatı varmış. Birgün Tanrılar Tanrısı Zeus kendisini görmüş ve o anda aşık oluvermiş. Zeus bu, gönlünü kaptırdığını elde etmek için yapmadığı üçkağıtçılık yokmuş . Ama Sinope, Zeus'un bile başını döndürecek bir güzellikteymiş. Eli ayağı, dili dudağı dolaşmış Tanrılar Tanrısının, Sinope'ye aşkına karşılık her istediğini yapacağını söylemiş. Korku içindeki genç kız, kendisine dokunmamasını, kız oğlan kız almak istediğini söylemiş heybetli Zeus'a. Tanrılar Tanrısı, sözüne sadık kalmış ve Sinope'yi alıp en sevdiği yerlerden olan Karadeniz'in cennete benzeyen yemyeşil kıyılarına bırakmış. (Yani bugün Sinop ilimizin bulunduğu yere)
2. Sinop'un ilk kez Hititçe Sinova adı ile anıldığını Hitit kaynaklarından öğreniyoruz.
3. Prof. Yusuf Kemal Tengirşenk'in eşi Nazlı Tengirşenk, Sinop Halkevi yayınlarından Dıranaz dergisinde "American Journal of Phylology" adli, David M. Robinson'ın yapıtından çevirilerinde, Sinop adinin Asurların ay ilâhı olan "Sin"den geldiğini bildirmektedir.
4. Bazı kaynaklar Sinop adının ilk söylenişini Sinavur olarak ileri sürmektedir.
5. M.Ö. 200 yıllarında yaşayan Skymnos, şiirlerinde Sinop adının Sinope adlı bir Amazon kraliçesinin adından geldiğini dile getirir.
6. Suyun göğsü anlamında Farsça (Sine-i âb) dan Sınap şekline çevrilmiş ve böyle konuşulmuş deniliyor. |
58 |
Sivas |
346 |
Adının nereden geldiği konusunda her hangi bir kayda
rastlanmamıştır. |
59 |
Tekirdağ |
282 |
Adını, kıyı boyunca uzanan Tekirdağlarından almıştır. |
60 |
Tokat |
356 |
Eski adı "Komana Pontika"idi. Tokat adının Pontika adının halk arasından değişmiş şeklidir. |
61 |
Trabzon |
462 |
"Trapezus" sözcüğünden gelir. Anlamı dörtköşe'dir. |
62 |
Tunceli |
428 |
Burada bazı maden yataklarının bulunmasından dolayı şehre Tunceli adı verilmiştir. Yani tunçülkesi demektir. |
63 |
Şanlıurfa |
414 |
Eski adı "Orhoe veya Orhai"dir. Dah sonra Araplar tarafından "R"ya çevrilmiştir. Bir diğer rivayete göre ise Kürtçeden gelmekte olup R yani güneş demektir. Şehir Babil hükümdarı Ramis-Nemrut tarafından kuruldu. |
64 |
Uşak |
276 |
Çocuk veya genç adının halk dilinden söylenişidir.
Bazı rivayetlere göre ise uşak (ayınla söylenişi) kelimesinin aşık kelimesinden geldiği söylenmiştir. |
65 |
Van |
432 |
Van'ı Asur kraliçesi Semiramis kurdu.
Bundan dolayı şehre "Şahmirankent" adı
verildi. Daha sonra Persler döneminde buraya Van adında bir vali geldi ve şehri bayındır hale
getirdiğinden şehre onun adı verildi. |
66 |
Yozgat |
354 |
yozgat isminin kaynağına ilişkin değişik söylentiler vardır. yozgat sürü veya otlak kent anlamına gelir. bozok yaylası eskiden beri hayvancılığın gelişmesinde önemli yer tutmuştur. yozkent, sürüleri bol olan şehir anlamına gelmektedir. daha sonra bu ismin yozgat olarak değişikliğe uğradığı ileri sürülmektedir. yozgat adı yabancı tarih kitaplarında "uskat, juskat, yougat, yüz-kat, yozhourt" şeklinde geçer. Bir söylentiye göre; yozgat sözcüğünün aslı "yüzü yoz" (koyun sürüsü memleketi) olduğundan "yozkent" veya rakımın yüksek oluşundan dolayı da "yüz-kat"tır. Cumhuriyet döneminde tbmm birinci dönem milletvekillerinden süleyman sırrı içöz'ün 4 kasım 1922 tarihli teklifi üzerine bozok ismi kaldırılarak 1923 senesinde itibaren ilin adı yozgat olmuştur. |
67 |
Zonguldak |
372 |
Kaynağına ilişkin üç değişik görüş bulunmaktadır.
1.kent merkezinin Üzülmez Deresi'nin ağız kısmında yer alması ve derenin ilk çağda "Sandra" adıyla anılması, burada kurulan yerleşmenin de "Sandaraca" adını taşıması nedeniyle, zamanla bu adın Zonguldak'a dönüştüğünü savlamaktadır.
2.yörenin sazlık ve bataklıklarla kaplı olması ve bunun yörede "Zongalık" olarak adlandırılmasına bağlı olarak, sözcüğün zamanla değişerek bugünkü halini aldığı şeklindedir.
3.kent adını, ocakları ilk işleten Fransız ve Belçika şirketlerinin kentin hemen yanındaki Göldağı mevkiini nirenki noktası almaları sonucu, Göldağı kesimi ya da bölgesi anlamına gelen "Zone Ghuel Dagh" ın Türkçe okunuşundan almıştır. |
68 |
Aksaray |
382 |
Selçuklu Sultanı İzzettin Kılıçarslan, şehirde cami, medrese, kümbetler ve büyük ve beyaz bir saray yaptırdı. Şelir "Aksaray" adını işte bu beyaz
saraydan aldı. |
69 |
Bayburt |
458 |
Eldeki kaynaklara göre kasabanın ortaçağdaki adı "Paypert" ya da "Pepert" idi. Bayburt adı buradan gelmektedir. |
70 |
Karaman |
338 |
İlk ismi Laranda'dır. Selçuklu ve Osmanlılarda ki ismi Larende idi. Karamanoğullarının başkenti olduğundan buraya daha sonra Karaman adı verildi. |
71 |
Kırıkkale |
228 |
Kırıkkale'nin adının, şehrin 3 km. Kuzeyindeki Kırıkköyü ile kentin merkezindeki Kaletepe'nin kısaltılarak birleştirilmesinden ortaya çıktığı söylenir. Bu ismin halk tarafından yakıştırıldığı kanaatı yaygın olmakla beraber bölgenin ismi Osmanlı arşiv belgelerinde, şimdiki haliyle Kırıkkal'a biçiminde geçmektedir. |
72 |
Batman |
488 |
Batman isminin nereden geldiği hakkinda görüşler olmayıp, bir görüşe göre bugünkü Batman Çayının adı 1950'li yılların basında Iluh köyüne verilmiştir. Yaygın olan görüşe göre de Iluh köyünün aşağı kısmında ilk deneme kulesi kurulduğunda TPAO'nun tesislerinin bulunduğu bölgeye bakmaktan gelen Batman adı verilmiştir. |
73 |
Şırnak |
486 |
Şırnak, Nuh’un Gemisi kalıntılarının olduğu öne sürülen Cudi Dağı’nın Kuzeyinde Şehr-i Nuh adıyla kurulmuş, önceleri Şerneh, daha sonraki yıllarda ise Şırnak adını almıştır. |
74 |
Bartın |
378 |
“PARTHENİA”dan Bartın’a dönüşen adın kaynağı “PARTHENİOS” dur. Bartın Irmağının antik çağdaki adı olan Parthenios; Yunan mitolojisinde, Tanrıların Babası OKENAUS’un çocukları olan yüzlerce tanrıdan birisi ve “Sular Tanrısı”dır. “Sular ilahı veya Muhteşem akan su” anlamlarına gelir. Bir başka anlamı da “Genç Kızlar için koro türküleri” veya tanrıça Athena’nın bir sıfatı olan “Genç bakire”... |
75 |
Ardahan |
478 |
Bir güçlü oymaktan adını aldığı anlaşılan "Artahanlar" (Bugün halk arasında ve Osmanlı resmi belgelerinde belirtilen: Küçük Ardahan/Göle, Büyük veya Kara Ardahan ve Meşe Ardahan/Hanak Kesimi), |
76 |
Iğdır |
476 |
Iğdır''ın adı; 24 Oğuz boyundan 21’ncisi sayılan İç-Oğuzlar-Üç-Ok kolunun ve Oğuz Han''ın altı oğlundan biri olan Cengiz Alp''in en büyük oğlu olan "Iğdır Beğ" den gelmektedir. Bu boyun ilk başbuğu Iğdır Beğ''dir. Iğdır''ın kelime olarak manası "iyi, büyük, yiğit başkan, ünlü ve sahip" gibi anlamlara, Yazıcıoğlu ve Resid-Üd-Din''e göre ise "iyi, ulu, bahadır" manalarına gelmektedir. |
77 |
Yalova |
226 |
Bugünkü Yalova Kaplıcaları'nın tarih içinde önemli bir yeri bulunmaktadır. M.Ö. 1200 yıllarında bir yer sarsıntısı ile meydana geldiği tahmin edilen Termal İlçesindeki Kurşunlu Hamamı'nın dış duvarlarında kuvvet tanrısı Herakles (Herkül), sağlık tanrısı Asklepios, sıcak su ve sağlık perileri olan Nemfler'in kabartmaları görülmektedir. Termal'in Bizans İmparatorluğu döneminde imparatorların dinlenme ve tedavi yeri olarak büyük üne sahip olduğu bilinmektedir. Bizans İmparatorluğu’ndan sonra Selçuklular'ın yönetimine giren Yalova bölgesi, Haçlı Seferleri sırasında yakılıp yıkılmıştır. Yalova, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi’nde Kara Yalovaç, Katip Çelebi'de ise Yalakabad ve Yalıova adlarını almaktadır. O dönemlerde Yalova isminin verildiğini de görmekteyiz. Bu isimler 19. yüzyılda, yörede kırk gün kalıp tetkiklerde bulunan ünlü tarihçi Hammer tarafından da doğrulanmaktadır. |
78 |
Karabük |
370 |
Eskiden 13- 14 haneliyken otlarla kaplı arazilermiş ot topluluklarınaysa bük denirmiş daha sonra Karabük olarak kalmış |
79 |
Kilis |
348 |
Okunuşu Kiris olup, Kilis sözcüğüne fonetik bakımından büyük benzerlik göstermektedir.
VIII. Yüzyılda, bölgemize Müslümanlığı kabul eden Türkmenler gelmeye başlamıştı. Kilis adının bunlar tarafından konulduğu veya Türk-Yakut ağzında
Kilis sözcüğünün düz, perdahlanmış anlamında kullanılması nedeniyle, günümüze böyle ulaştığı tahmin ediliyor. Grand Dictioner de İsmail Hami Danişment, Cyrrhus sözcüğünü KİRİS olarak söylemlemekte ve anlamını da Efendi olarak yazmaktadır. Büyük olasılıkla, Türkmenler Kiris'i, KİLİS olarak söylemlemiş, bugünkü yer de KİLİS olarak isimlendirmiştir. Şor Türkleri de,
bal dalağına Kili s derlerdi. |
80 |
Osmaniye |
328 |
Osmaniye'yi fırka-i İslahiye kurmuştur. Osmaniye'nin kuruluş sebeplerinden birincisi, burada, Hacı Osmanlı Köyü adında çok eski bir köyün olması, ikincisi, bu köyün, yörenin en saygın köyü olması, üçüncüsü ve belki de en önemli sebep burasının merkezi konumudur. Adına da zorunlu iskân nedeniyle halkın incinmiş olan gururunun okşanması için, buradaki köyün adı verilmiştir. Bir başka yoruma göre ise, Osmanlı Devletine duyulan saygıdan dolayı "Osmaniye" denmiştir. Osmaniye; "Osmanlılara ait" anlamına geldiği gibi "Osmanlının eli, Osmanlının yurdu" anlamlarını da çağrıştırmaktadır. |
81 |
Düzce |
380 |
Osmanlı İmparatorluğu zamanında Orhan Gazi' nin komutanlarından Konuralp Bey 1323 tarihinde burayı Bizanslıların hakimiyetinden kurtararak imparatorluk topraklarına kattı. Düzce' nin Konsopa adını alması bu devirdedir. O zaman ilk ilçe merkezi Gümüşabadı' dır. Daha sonra ilçe mekezine Üskübü denildi. Merkezide Prusyas (Üskübü) idi.Düzce bu sıralarda ticaret ve arazi bakımından Üskübü' yü ve ilk ilçe merkezi olan Gümüşabadı' yı gölgede bırakacak şekilde gösterdi. 1871 yılında ise ilçe merkezi Düzce' ye nakledildi. |